Cumhuriyet Hafta Sonu/15 Temmuz 2006

1980'lerde başlayan elektronik new wave akımının en başarılı grup larından Depeche Mode 'un İstanbul'daki ikinci randevusuna çok az kaldı. Kuruçeşme Arena 30 Temmuz'da bu yılki en önemli konuklarından birini ağırlayacak. Ben 2001 yılındaki ilk randevuyu o dönemde yurtdışında olduğum için kaçırdım. Fakat aynı yılın haziran ayında grubu New York'un ünlü konser mekânlarından Madison Square Garden'da izleme fırsatı bulmuştum. O günkü heyecanımı bugün aynen hissediyorum.
MÜTHİŞ ŞARKILAR, KARİZMA VE...

Kimi grup vardır, albümleri çok iyidir ama sahnede aynı başarıyı gösteremez. Depeche Mode ise, albümlerindeki başarıyı canlı performanslarına aynen taşıyan ender gruplardan biri. Kanımca bu başarıda üç temel unsur rol oynuyor: Martin Gore 'un yazdığı ve her biri ezbere söylenen artık klasikleşmiş şarkılar, solist Dave Gahan 'ın güçlü sesine sahnede eşlik eden müthiş karizması ve grup elemanlarının performansları sırasında sergiledikleri profesyonellik.
1980 yılında İngiltere'de kurulan ve 25 yıldır müzik dünyasında kalmayı başaran Depeche Mode'un bugüne kadar dünya çapında 72 milyon albüm sattığı belirtiliyor. Grubun bu büyük başarısının ardında yatan bir diğer önemli etken de, son derece sadık ve kemikleşmiş bir hayran kitlesine sahip olmaları. Bugün dünyanın birçok ülkesinde, grubun hayranları tarafından kurulan fan kulüpler ve hemen her dilde internet siteleri bulunuyor; Depeche Mode nerede konser verirse versin biletler derhal tükeniyor; grubun müziğine bir tutulan bir daha bırakamıyor. ''Violator'' albümü çıktıktan sonra grup elemanlarının Los Angeles'ta bir mağazada imza günü yapacaklarının duyurulmasıyla, mağazaya 17 bin kişinin akın etmesi ise, müzik tarihinin unutulmaz olaylarındandır.
HER ZAMAN UMUT

Şarkı sözleri ve yakışıklı solist Dave Gahan 'a duyulan hayranlık nedeniyle Depeche Mode'u ''kız grubu'' olarak değerlendirenler vardır. New York'taki konserde de yakından gözlemlediğim kadarıyla Dave'in kadın hayranları azımsanacak gibi değil, ama benim gözüm hep o olağanüstü şarkıları yazan Martin Gore 'da. Üstelik, grubun müziği hüzünlü olarak algılansa da, Martin Gore'un söylediği gibi, aslında her zaman bir umut ve dinamizme de sahip. Bunun en güzel örneği, 1989 tarihli hit şarkıları ''Personal Jesus'' . Elvis Presley 'in eşi Priscilla Presley 'in yazdığı ''Elvis and Me'' adlı kitaptan esinlenen şarkı, bir ilişkide sürekli karşısındakini düşünüp onu mutlu etmeye çalışan, o kişi için adeta peygamber gibi davranan insanı anlatır.
Depeche Mode'un 25 yıllık tarihi boyunca elde ettiği bunca başarıya karşın, grup içinde her şey her zaman yolunda gitmedi. 1995 yılından sonra grup elemanlarından Alan Wilder ile Andrew Fletcher arasındaki sorunlar nedeniyle Wilder'ın gruptan ayrılması, kazanılan uluslararası başarıdan sonra grup içinde beliren görüş ayrılıkları, Dave ile Martin arasındaki gerginlik, Dave'in uyuşturucu bağımlılığı nedeniyle ölümden dönmesi, hem Martin'in hem de Dave'in solo çalışmalara yönelmesi gibi birçok olumsuzluk yaşandı. Fakat Depeche Mode yılmadı, Dave tedavi olup hayata döndü ve grup hala yoluna devam ediyor.

Bu albümde, 21 yıl sonra ilk kez Dave Gahan'ın yazdığı oldukça başarılı üç şarkı da yer alıyor. İstanbul konserinde Depeche Mode'un kitleleri ayağa kaldıran hitlerinin yanı sıra, mutlaka bu albümden de şarkılar çalınacak. Benim gibi yılmaz bir Depeche Mode hayranı değilseniz bile, onların şarkıları hiçbir zaman sizin en yakın dostlarınızdan biri olmadıysa da, olanağınız varsa müzik dünyasının bu en uzun soluklu gruplarından birini sahnede izleme fırsatını kaçırmayın. Onlar bir efsane.