12 Haziran 2011 Pazar

Vitrindeki Albümler 71:


By on 16:47:00

© Zülal Kalkandelen
Cumhuriyet / 12 Haziran 2011

DANGER MOUSE / DANIELE LUPPI – Rome (Parlophone)

Danger Mouse adıyla tanıdığımız Brian Burton, son yılların en parlak prodüktörlerinden birisi. Gorillaz, Gnarls Barkley, Broken Bells, Dark Side of the Soul ve David Lynch ile yaptığı çalışmalarla yeteneğini defalarca kanıtladı.

Daniele Luppi ise, Burton’ın birçok projesinde düzenlemeleri üstlenen İtalyan besteci. Her ikisinin de klasik İtalyan filmlerinin müziklerine duydukları sevgi, bu yıl ortak bir albümle sonuçlandı.

1960 ve 70’li yıllarda İtalyan yönetmenler tarafından çekilen kovboy filmlerinin yani “spaghetti western”lerin o dönemde çok popüler olan müziklerini yeniden canlandırıyor “Rome” albümü. Kayıt, tamamen akustik ve vintage enstrümanlarla, Sergio Leone ve Ennio Morricone gibi efsane müzisyenler tarafından da kullanılan Roma’nın eski Ortophonic Stüdyoları’nda (şimdiki adıyla Forum Stüdyoları) yapılmış.

Burton ve Luppi’nin toplam beş yıla yayılan yoğun bir besteleme ve kayıt aşamasından sonra hayata geçirdiği “Rome” ayrıca, o eski soundu müziğe yansıtmak için, 60’lardan efsane müzisyenleri de işin içine katmış.

Albümün en güzel sürprizlerinden birisi, Sergio Leone’nin “The Good, the Bad and the Ugly” ve “Once Upon a Time in the West” gibi film müziklerinde de çalan Alessandro Alessandroni’nin “I Cantori Moderni” korosu ve Marc 4 grubunun kayıtlarda yer alması.

Sürprizler bununla da bitmiyor. Albümün açılışını, sesini 44 yıl önce “The Good, the Bad and the Ugly”nin film müziklerinde de duyduğumuz opera şarkıcısı Edda Dell’Orso, “Theme of Rome” ile yapıyor. Son derece etkileyici, dramatik bir açılış.

Bunun yanında bir erkek bir kadın iki vokali daha var albümün. Her biri üçer şarkı seslendiren Norah Jones ve Jack White. Norah Jones’un buğulu sesiyle yorumladığı şarkılar, albüme dream pop karakteri verirken, Jack White’ın sözleri de yazdığı şarkılar albüme bambaşka bir renk katıyor.

Bunun yanı sıra, beni en çok cezbeden parçalar enstrümantal olanlar. Danger Mouse ve Luppi’nin beste ve düzenlemedeki ustalıkları albüm boyunca ortaya çıkıyor; ancak bana spaghetti western’leri hatırlatan asıl müzikler enstrümantal parçalar oldu. Bu melankolik, kırılgan ama aynı zamanda dinleyenin içini garip bir mutlulukla dolduran melodik müziği dinlerken insan kendini 60’lardan bir İtalyan kovboy filmini hayal ederken buluyor.

Danger Mouse ve Daniele Luppi’nin, 40-50 yıl öncesinin ve bugünün müzisyenlerini buluşturarak, geleneksel yöntemlerle kaydedip çağdaş bir sound yakaladığı “Rome”, kaliteli prodüksiyonu ve özgün besteleriyle kuvvetli bir alkışı hak ediyor.



Yazan: Zülal Kalkandelen

Translate