Geçen yıl 10. yıldönümünde izleme olanağı bulduğum Le Guess Who? Festivali (LGW), gerek müzik çeşitliliği gerekse iyi ses organizasyonuyla daha ilk deneyimimde favori müzik festivallerimden biri oldu. Hollanda’nın Utrecht kentinde düzenlenen festival hakkındaki genel değerlendirme yazımda, “deneysel ve bağımsız müziğe hak ettiği değerin verildiği, farklı müzik türlerine odaklanan, vizyonu geniş bir festival arıyorsanız, bundan sonra yıllık plan yaparken Le Guess Who?’yu da mutlaka göz önünde bulundurun,” demiştim. (http://www.veganlogic.net/2016/12/nice-10-yillara-le-guess-who.html)
O zamandan beri festivalin 2017 programını merakla bekliyordum. Bu yıl 9-12 Kasım’da yapılacak olan LGW’nun programı, tahmin ettiğim gibi yine çok heyecan verici. 150‘den fazla ismin katılacağı etkinlik hakkında bir ön inceleme yapmanın, festivale gitmeyi düşünenler ya da şu ana kadar LGW’dan haberi olmayan keşif meraklıları için yararlı olabileceğini düşündüm.
FESTİVALE ÖZEL İŞBİRLİKLERİ VE İLKLER
Bu yılki festivalin altı küratörü var: Perfume Genius, James Holden, Shabazz Places, Grouper, Han Bennick ve Jerusalem In My Heart. Hepsinin canlı performans gerçekleştireceği etkinlikte, her birinin özel olarak hazırladığı programlar olacak. Örneğin Perfume Genius’ın festivale davet ettikleri arasında, Radiohead’in hayranı olduğu ve Michael Stipe’ın ulusal hazine diye nitelediği Kanadalı efsanevi sanatçı Mary Margaret O’Hara da var. Geçmişte Morrissey ve This Mortal Coil ile de işbirliği yapan O’Hara, sadece 1988‘de Miss America adlı bir albüm yayınlamasına karşın bir kült kahraman haline geldi. Festivalde konseri kaçırılmaması gereken bir müzisyen.
Amerikalı hip hop ikilisi Shabazz Places’in hazırladığı programda ise caz efsanesi Pharoah Sanders öne çıkıyor. İngiliz elekronik müzik sanatçısı James Holden, kendi küratörlüğünü üstlendiği bölümde, yeni kurduğu grubu James Holden & The Animal Spirits’in kasım ayında yayınlayacağı ilk albümünü çalacak. Hollandalı caz davulcusu Han Bennick, kendi imzasını taşıyan programda, gitarist Thurston Moore ve Japon deneysel noise ustası Keiji Haino ile canlı işbirliği gerçekleştirecek. Haino, ayrıca Grouper’ın küratörlüğünü üstlendiği programda solo olarak da sahneye çıkacak. (Keiji Haino ile geçen yıl yaptığım röportaj: http://www.veganlogic.net/2017/01/keiji-haino-ben-zamani-kesen-bir.html)
The Sai Anantam Ashram Singers konserinin en çok ilgi çekenlerden arasında olacağını tahmin ediyorum. Caz piyanisti, vokalist, arpist ve besteci Alice Coltrane Turiyasangitananda’nın, eski bir Hint dini geleneği olan Vedizm’i yaşatmak için Los Angeles’ın dışında kurduğu Sai Anantam Ashram adlı spiritüel merkezde kaydettiği müziklerin festivalde Avrupa prömiyeri yapılacak. Bu yıl David Byrne’ün sahibi olduğu Luaka Bop plak şirketi, Alice Coltrane’nin o merkezde kaydettiği ve çoğu bilinmeyen çalışmalarını ilk kez bir derleme albüm olarak yayınlamıştı.
Le Guess Who?‘da bu yıl kaçırılmayacak performanslardan birisi, 12 saat aralıksız sürecek bir drone deneyimi. Birçok müzisyen ve ses tasarımcısının katılacağı bu deneyimi yaşatacak olanlar arasında Suuns’ grubundan Ben Shemie, keman sanatçısı Jessica Moss, besteci ve gitarist Roy Montgomery, Hint sitar sanatçısı Surajit Das ve gitar odaklı deneysel müzik projesi Thisquietarmy de var.
TÜRKİYE’DEN MÜZİSYENLER DE KATILIYOR
Le Guess Who?‘nun organizörleri, festivalde farklı türleri olduğu kadar farklı kültürleri yansıtan müziklere de yer vermeye büyük özen gösteriyor. Hollanda’da çok sayıda Türkiye kökenli göçmen yaşadığından da olsa gerek, ülkemizden müzisyen ve gruplar, her yıl etkinlikte dinleyicilerle buluşuyor. LGW, uluslararası müzik dünyasında yakından izlenen bir festival olduğu için, orada çalmak, geniş bir kitleye ulaşmak açısından etkili bir yol.
Bu yılki festivalin programını incelerken karşıma ilk çıkan, Derya Yıldırım & Grup Şimsek oldu. Türkiye’den vokalist Derya Yıldırım ile Almanya, Fransa, İngiltere ve İtalya’dan müzisyenlerin bir araya geldiği Anadolu rock grubu, Özdemir Erdoğan ve Aşık Mahzuni Şerif’in eserlerini yorumlarken, saykedelik rock tarzındaki kendi bestelerini de çalıyor.
LGW sahnesinde dinlenebilecek bir diğer Türkiye kökenli grup, Amsterdam’da kurulan Altın Gün. 70‘lerin Türk rock klasikleri ve türkülerin modern halini yorumlayan saykedelik folk grubu, Libyalı müzisyen, multienstrümantalist ve modern Arap müziğinin öncülerinden Ahmed Fakroun ile birlikte çalacak; ayrıca solo konser de verecek.
Ambient/shoegaze/drone besteleriyle tanıdığımız Ekin Fil, Grouper’ın küratörlüğünü üstlendiği programın konukları arasında. Bu yıl Helen Scarsdale etiketiyle Ghosts Inside adlı yeni bir albüm yayınlayan müzisyen, birkaç yıl önce Grouper’ın konser açılışını da yapmıştı.
FESTİVALDEN KEŞİFLER
LGW’nun benim için en çekici tarafı, sadece Sun Ra Arkestra, Ben Frost, John Maus, William Basinski, Sun Kil Moon, The Soft Moon gibi canlı dinleyip sevdiğim isimlere yer vermesi değil; aynı zamanda festivale özel yaratıcı işbirliklerini de gerçekleştirmesi. Festivalin zengin programı bununla da kalmayıp, şarkılarını radyoda çalsam bile daha önce canlı izlemediklerimi görme olanağını vermenin yanı sıra, adlarını hiç duymadığım yeni müzisyenleri keşfetmemi de sağlıyor. Bu kadar dolu bir festivali izlediğinizde, dördüncü günün sonunda ruhen zenginleşmiş hissediyorsunuz.
Bu yıl da radyo programım Vegan Logic’te yapacağım iki özel Le Guess Who? programında kendi favorilerimi ve bazı keşifleri paylaşacağım. O nedenle onları bu yazıda paylaşmıyorum. Le Guess Who?‘nun ayrıntılarını anlatmaya Açık Radyo’da devam edeceğim.
Geçen yılki Vegan Logic Özel Le Guess Who? radyo programlarını dinlemek isteyenler için bağlantılar: